Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Erbakan hocanın vefatı ile ilgili duygularımı kaleme almak istememe rağmen henüz başaramadım.

Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Erbakan hocanın vefatı ile ilgili duygularımı kaleme almak istememe rağmen henüz başaramadım. Ardından yazılanlarla yaşanılanlar ne kadar da aynı değil mi? Şimdilik ruh kardeşlerimin yazdıklarından yaptığım alıntıları sizlerle paylaşıyorum. Bağışlayın. Önce toprağın sonra okuyucunun hakkı. Necmeddin Erbakan, yarım yüzyıla yakın bir zaman boyunca Türk siyaset sahnesinde boy göstermiş tüm siyasi portrelerin en temizidir. Gökhan ÖZCAN Erbakan, Türkiye siyasetinin yeniden biçimlenmesini sağlayan bir "öncü" idi. "Siyasetin nasıl, ne yönde biçimlenmesinin öncüsüdür?" derseniz, bu soruya en kısa cevabım da şöyledir. "Siyaset"in doğruya yakın bir biçimde anlaşılması ve yaşanmasının yolunu açan bir "öncü". Kürşat BUMİN Necmettin Erbakan Türk siyasi tarihinin kuşkusuz en ilginç, en velut, en yaratıcı şahsiyetlerindendi. Bugün Türkiye´nin siyasi hayatına yeni bir istikamet kazandıran siyasetçi veya entelektüel simaların hepsinin yetişmesinde belirleyici bir isimdi. Yasin AKTAY Filistinlilerin lideri Halid Meşal bir defasında şöyle demişti: "Erbakan bizim için çok önemlidir. Siyonizm´i ümmete anlatan çağımızın Abdulhamit´idir o. Filistin davasına en çok o sahip çıktı. Dünya Müslümanları Siyonizm´i ondan öğrendi..." Salih TUNA Bizim, bir ´mesele´miz, bir ´dava´mız vardı. O ´mesele´yi, o ´dava´yı siyaset sahnesine çıkaran, kıvrak zekâsıyla, olağanüstü enerjisiyle, Necmettin Erbakan´dı. Yusuf Ziya CÖMERT Erbakan´dan önce, bütün modernleşme tarihimiz boyunca bastırılan, yok sayılmaya çalışılan İslâm, -ülkede her şeyin ona karşı, onu devre dışı bırakmak için yapıldığı- gizli öznesiydi ülkemizin. Ama Erbakan´dan sonra, bu gizli özne, açıkça su yüzüne çıkmış, hem bizatihi İslâm´ın kendisi, hem de "Müslümanlar", Türkiye´nin açık, aktif öznesi konumuna yükselmişti. Yusuf KAPLAN Diğer hocaefendiler ve hocalar gibi bu toprakların yetiştirdiği büyük bir çınardı. Bu çınar büyük bir medeniyetin, kerim bir geleneğin, zengin bir tefekkür, bilgi ve irfan mirasının sularıyla sulanmış, bereketli topraklarda neşvü nema bulmuş kutlu bir çınar. Ali BULAÇ Yakından tanıyanların vâkıf olduğu birçok özelliği yanında, bir de doğru bildiği yolda ısrarı, her karşılaştığı engelde onu yıkmak için hedef büyütmesi ve hemen her hedefini sonunda elde etmesiyle hizmet aşkıyla dolu birkaç nesle örnek teşkil etti; bundan sonra da edecektir. Fehmi KORU Şahsi hikâyesi bitti fakat Türk siyasetine getirdiği kavramlar ve daha önemli olmak üzere yetiştirdiği kadrolar yaşıyor. Türkiye´nin son elli yılına damgasını vurabilen en etkili lider oydu. Âmil olduğu işler, siyaset etme biçimini aştı; bu da bir tecellîdir ve herkese kolay kolay nasib olmaz. Ahmet Turan ALKAN Dindar bir Müslüman’dı ve Bülent Arınç’ın dün televizyonda söylediği gibi, “siyaseti Allah rızası için yapan” bir insandı. Demokrasiye dâhil oluşun tetiklediği “değişim” dinamikleri ise, sonunda, Milli Görüş’ün içinden onu da aşan bir damar çıkardı ki, AK Parti, mâlum, bu sayede doğdu. “Erbakan olmasa, Erdoğan da olmazdı” diyenler, bu açıdan haklı. Mustafa AKYOL Hoca nazik olduğu kadar sabırlı ve ısrarcıydı... Hayatını inandığı davaya adadı, bu uğurda bıkmadan usanmadan yürüdü. O’nun için dünya “Hak” ve “batıl” mücadelesinden ibaretti. Hak bildiğinin peşinden ayrılmadı, batıl gördüğüyle de mücadele etti. Mustafa KARAALİOĞLU 28 Şubat Erbakan’ı ve ondan sonra olacakları önlemek için yapılmış umutsuz bir hamle idi. Necmeddin Hoca, 27 Şubat’ta vefat ederek, 28 Şubat’ı gündemden düşürecek son hamlesini yaptı! Bugün herkes Necmeddin Erbakan’dan söz etmeye mecbur! Mehmet DOĞAN Mekânı cennet olsun!