* İLETİŞİM NUMARALARI AYDIN KAYNARPINAR 05054830058ALİ BİLGİÇ 05055020621AHMET BAYAR 05357637429
* KÖTÜ NİYETLİ KİŞİLERİN MEZUNLARIMIZIN TELEFON NUMARALARINI ART NİYETLE KULLANDIKLARINI TESBİT ETTİK. BU NEDENLE NUMARALARI GİZLEDİK. ULAŞMAK İSTEDİĞİNİZ MEZUNLARIMIZIN TELEFON NUMARALARINI İLETİŞİM BÖLÜMÜNDEKİ TELEFONLARI ARAYARAK ULAŞABİLİRSİNİZ
  SEYFİ GÜNAÇTI 1971 MEZUNUMUZ EĞİTİMCİ YAZAR
Adana yollarında
  MUSTAFA VARLI 1963 MEZUNUMUZ E.HATAY İL MÜFTÜSÜ
HAYIRLI SABAHLAR
  AHMET BULUT 1970 MEZUNUMUZ EMEKLİ GAZİANTEP İL MÜFTÜSÜ
ŞEFKAT ABİDESİ ANALARIMIZ
  DR ALİ CAYMAZ 1990 Mezunumuz
İMAM-HATİP LER
  SELAMİ KAYTANCI 1971 Mezunumuz Eğitimci
Deve kuşu gibi olmak!..
  GAZİ MERT 1964 Mezunumuz Eğitimci Yazar
ANAMUR’DA BİR İLK: BILDIRCIN ÇİFTLİĞİM
  NİZAMETTİN DURAN 1975 Mezunumuz Eğitimci Yazar
Diyanet İşleri Eski Başkanı’nın Mahcubiyeti!
  MUSTAFA AKDAĞ
İmam-Hatipler Yeniden Parlıyor
  İBRAHİM SAY 1999 Mezunumuz
EKMEK ARASI LAHMACUNDAN THE İMAM?A
  ADEM ARMAĞAN 1975 Mezunumuz Şair/Yazar
 
 
Yeni web sitemizi nasıl buldunuz?
Çok iyi
İyi
Fena değil
Kötü

 
 

EDA BİLDEK YAZDI HELAL ETMEYİN ÇEKSİN(HÜZÜN)

Hüzün aralık bir kapıdır. Kalbi yoklar, daraltır sonra hazırlar bir sonraki zaman diliminde ona verilecek olana. Yarım bir şarkının ilk nakaratıdır hüzün. Hüznü belki de en çok sonbahar, sonbaharı da ölüm tamamlar zannımca. Helal et gitsin derler hüznün eşiğinde kıvranış da olan kalbe… Hayır, helal etmeyin çeksin derim ben! Helal etmeyin ki hüzün ile imtihan eden, kalbinizi daraltan kalbe bir hesap sunsun katından. Affetmeyin ki kalbiniz davacı olmasın sizden mahşer anında…

      Aralık bir kapı hüzün… Oysa derin bir sancı, tanımsız bir yazgı, biraz da tadı acı… Hüzün en çok kadını mı vurur diye sordu yaşımın belki de 2 katı olan bir kadın, o sordu kalbim burkuldu. Hayır demek istedim ama dilim varmadı. Ne yaşamıştı ki? Neyi atlatamamıştı ve neden ben onun yaşının yarısı olan zamanda ona bahardan söz edememiştim? Ne ben onun hüznüne baharı işaret edebilmiştim ne o benim hüznüme yaşının olgunluğu ile dayan geçecek diyebilmişti. İlkin o vakit anladım, hüzün aralık bir kapı ve her dem kadının adı…

      “iki sevinç bir arada, iki bahar ard arda olmaz.” diyen Filistinli kadın haklı, hem de çok haklı… Demek ki hep böyle sevinci acı takip ediyor.  Ve bu cümleyi kuran bir kadın olduğuna göre hüzün en çok kadını vuruyor. Belki de Havva’dan kalan bir hatıra.  Âdem yasak elmanın tadına varmasının ardındaki pişmanlığı ile tövbeye yönelirken, beni Havva yanılttı dememiş miydi? Suçu Havva ile bölüşmek yerine, Havva’yı suçun öncüsü ilan etmemiş miydi? İşte ilk kez orada tüm kadınlar adına Havva incinmemiş miydi? Havva pişmanlık acısı taşırken kalbinde bir de sevdiğinin kalbine verdiği acı ile bin parçaya bölünmemiş miydi?

        Kalp hüznün eşiğinde iki büklüm kıvranırken neyi kaybettiğinin hesabını yapmayacak ama kalbine hüznü verenin neden bunu yaptığının sorgulamaları ile hesaplara dalacak… En ağırı da hüznü veren bir dostsa, bir eş ise yahut sizi derinden sevdiğine inandığınız herhangi biri ise kalp, bir türlü hazmedemeyecek. Anlatmayacak da…  Anlatamayacak çünkü. Hüzün paylaşılmaz çünkü. Her kalbin kalıbına göre derinliği değişir. Nasıl anlatsın ki? Hüznün tek bir tanımı yok, üstelik aralık kapısı ve derin sancı ama sonsuz yangını; öyleyse nasıl anlatsın kalp?

     Şimdi hüznün cinsiyeti de yok aslında. İster bir nisa olun ister bir Adem … Kadının da erkeğin de hüznü kalbinin kapısından girince yangını büyük olur. Helal et gitsin ve unut hafifle derler… Sakın ha, kalp davacı olur sizden. Unutmayın, Kalbinizi yaratana teslim olun ve hüznünüze tutunun. Değil mi ki biz hüzün peygamberinin ümmetiyiz. Hüznümüz bize yakışsın hüznü veren kalp nasılsa gayyadan yuvarlanmış, yolundan sapmış ve kendisinden davacı olacağımız zaman için kayda alınmış. Öyleyse teslim olun ve yürüyün yolunuzda, yolunuza ihanet bulaştırmadan. Ama sakın ola helal etmeyin, edecekseniz bedel ödemeye razı olan bir kalbi affedin, affedin gitsin!