* İLETİŞİM NUMARALARI AYDIN KAYNARPINAR 05054830058ALİ BİLGİÇ 05055020621AHMET BAYAR 05357637429
* KÖTÜ NİYETLİ KİŞİLERİN MEZUNLARIMIZIN TELEFON NUMARALARINI ART NİYETLE KULLANDIKLARINI TESBİT ETTİK. BU NEDENLE NUMARALARI GİZLEDİK. ULAŞMAK İSTEDİĞİNİZ MEZUNLARIMIZIN TELEFON NUMARALARINI İLETİŞİM BÖLÜMÜNDEKİ TELEFONLARI ARAYARAK ULAŞABİLİRSİNİZ
  SEYFİ GÜNAÇTI 1971 MEZUNUMUZ EĞİTİMCİ YAZAR
Adana yollarında
  MUSTAFA VARLI 1963 MEZUNUMUZ E.HATAY İL MÜFTÜSÜ
HAYIRLI SABAHLAR
  AHMET BULUT 1970 MEZUNUMUZ EMEKLİ GAZİANTEP İL MÜFTÜSÜ
ŞEFKAT ABİDESİ ANALARIMIZ
  DR ALİ CAYMAZ 1990 Mezunumuz
İMAM-HATİP LER
  SELAMİ KAYTANCI 1971 Mezunumuz Eğitimci
Deve kuşu gibi olmak!..
  GAZİ MERT 1964 Mezunumuz Eğitimci Yazar
ANAMUR’DA BİR İLK: BILDIRCIN ÇİFTLİĞİM
  NİZAMETTİN DURAN 1975 Mezunumuz Eğitimci Yazar
Diyanet İşleri Eski Başkanı’nın Mahcubiyeti!
  MUSTAFA AKDAĞ
İmam-Hatipler Yeniden Parlıyor
  İBRAHİM SAY 1999 Mezunumuz
EKMEK ARASI LAHMACUNDAN THE İMAM?A
  ADEM ARMAĞAN 1975 Mezunumuz Şair/Yazar
 
 
Yeni web sitemizi nasıl buldunuz?
Çok iyi
İyi
Fena değil
Kötü

 
 

Devlet hastanesinde sosyal etkinlik olarak Kuran kursu açılması tepki gördü.

İZMİR Tabip Odası, Genel Sağlık İş Sendikası İzmir Şubesi ve Herkes İçin Acil Sağlık Derneği, İzmir'deki Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi'nde sosyal etkinlik olarak Kuran kursu açılmasına tepki gösterdi.

Kuran kursunun sosyal bir faaliyet derecesine indirgenemeyeceğini ve kamu kurumunda düzenlenemeyeceğini belirten İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Mete Güzelant, bu durumun çalışanlar arasında ayrımcılık yaratacağını, hukuki yollara başvurmak için hazırlık yaptıklarını söyledi.

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Mete Güzelant, Genel Sağlık İş Sendikası İzmir Şubesi Başkanı Serdar Sıvacı ve Sendika Genel Sekreteri Zeciye Bacaksız ortak basın toplantısı düzenledi. Herkes İçin Acil Sağlık Derneği de açıklamaya destek verdi. Dr. Güzelant, Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi'nde bazı çalışanların talebi üzerine bir "sosyal etkinlik" olarak Kuran kursu açıldığının kamuoyunda duyulduğunu söyledi. Hastane yöneticisi Op. Dr. Ali Kasap ile görüştüklerini belirten Güzelant, şöyle dedi:

"Bu uygulamanın bir kamu kurumunda gerçekleştirilmesinin uygun olmayacağı görüşü paylaşılarak, vazgeçilmesi talep edildi. Ancak durumda bir değişiklik olmadığı gibi uygulamayı savunan demeçler verildi."

Güzelant, Türkiye'de eğitim başta olmak üzere kamusal alanın dinselleştirilmesi çabaları olduğunu, bu nedenle Hastane'de son yaşananların "Sırada kamu hastaneleri mi var?" sorusunu akla getirdiğini belirtti. Türkiye Cumhuriyeti birçok niteliklerinin yanında "laik" bir devlet olduğunu belirten Güzelant, şöyle dedi:

"Bu ilkenin en çok geçerli olduğu ortam ise devletin en önemli yüzü olan kamudur. Hastanelerimiz ise 24 saat kamu hizmeti veren kurumlardır. Kuran kursu bir sosyal faaliyet derecesine indirgenemez. Bu, en başta, kutsal din duyguları ve inançlarla ilgili olarak birçok tartışmanın kapısını açar. İnançlar kişilere özgüdür ve onların özel alanına aittir. Kuran öğrenmek, tahta boyamak, ebru yapmak, halk oyunları oynamak ya da saz çalmak gibi bir etkinlik değildir, aralarına eşit işareti konulamaz. Doğaldır ki her insanın inanç özgürlüğü vardır. İstediği takdirde dinini öğrenmek hakkıdır. Bu, temel bir insan hakkı olup, anayasamızca da koruma altına alınmıştır. İsteyen herkes buna uygun ortamı bulacak olanaklara bol miktarda sahiptir. Her işin kendine uygun ortamı ve yeri vardır. Ancak bunun yeri bir kamu kuruluşu olamaz ve olmamalıdır. Eğer bu uygulama böyle giderse inanmayanlar ya da şu ya da buna inananlar; şu ya da bu ideolojiye inananlar aynı hakkı talep edebilirler. Doğal olarak bunun da hak olarak kabulü gerekir."

Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi'ndeki uygulamanın aynı zamanda çalışanlar arasında ciddi bölünmelere yol açacağına dikkat çeken Güzelant şunları söyledi:

"Kursa gidenler, kursa gitmeyenler; başını örtenler, başını örtmeyenler gibi birçok ayrılıklar gelişecektir. Hastane yöneticileri ise inanç ve ideolojilerine göre bazı çalışanları kollayıp koruyacak, diğerlerine ise en azından mesafeli duracaklardır. Hatta bizzat bazı yöneticiler bu türden eğilimleri ve uygulamaları teşvik edeceklerdir. Nitekim hastane yöneticisi Op. Dr. Ali Kasap'ın bir gazetede (Hürriyet Gazetesi) yayınlanan ve kursa gidenler için `Bunlar ince ruhlu, kibar, hastalara iyi davranan insanlar. Bunları şikayet edenlerse fevkalade kavgacı, hırçın insanlar' şeklindeki demeci tehlikenin boyutunu göstermesi açısından son derecede uyarıcıdır. Bu açık ve çok tehlikeli bir ayrımcılıktır."

Dr. Güzelant, her görüş ya da inançtan tüm sağlık çalışanlarının sorunlarının ortak olduğunu, hep birlikte sağlık hizmeti ürettiklerini söyledi. Yapay ayrımlar yaratarak sağlık çalışanlarını bölme ve dikkatlerini temel konulardan uzaklaştırmaya neden olacak uygulamalara karşı uyanık olacaklarını belirten Güzelant "Sağlık Bakanlığı'nı, Kamu Hastane Birliği Genel Sekreterini ve hastane yöneticisini uyarıyoruz ve bu uygulamanın biran önce sonlandırılmasını talep ediyoruz. Aksi durumda suç olarak gördüğümüz bu uygulamayla ilgili hukuki yollara başvuracağız."

AJANSLAR